Oda arkadaşım (Pasif gay anılarım-1)

Oda arkadaşım (Pasif gay anılarım-1)

Merhaba,
Kendimi keşfetmeye başladığımdan beri erkekleri arzuladığımı anladım. İlk deneyimimi ortaokulda yaşadım ancak size yirmili yaşlarda yaşadığım ve ilk yoğun deneyimlerim olan olayları yaşadığım günlerin başlangıcını anlatacağım.
2002 yılında girdiğim üniversite sınavı sonrası Anadolu’da bir şehir Üniversitesi’nin Mühendislik fakültesini kazandım. Devlet yurtlarında kontenjan olmadığı için özel bir yurda yerleştim. İki kişilik ranzalı bir odada oda arkadaşım Derya ile kalıyorduk. Derya okuduğumuz üniversiteye yakın bir ilde yaşayan ortasınıf bir ailenin ortanca çocuğuydu. 1.75 boylarında tam anlamıyla ortalama bir tipi vardı. Hafif esmer teni ve bembeyaz dişleri vardı. Okulun başlamasından yaklaşık altı ay sonra artık her şeyi birlikte yapar olmuştuk. Sınıf arkadaşlarım haricinde birlikte vakit geçirdiğim tek insan oydu. Ben onun hakkında fanteziler kursam da her hangi bir girişimde bulunmuyordum. Hafızam beni yanıltmıyorsa Nisan ayının ortalarında bir akşam yemek yedikten sonra birlikte otogardaki bir büfeden utana sıkıla siyah poşetlerin içinde satılan uyduruk porno dergilerden satın aldık. Planımız odada bu dergilere bakarak dürtülerimizi bastırmak, tuvalette kendimizi sırayla tatmin etmekti. Tabii ki ben onun beni becerdiğini düşünerek boşalacaktım. Yanyana halı kaplı zemine oturduk ve sayfaları teker teker çevirmeye başladık. Bir kaç sayfa sonra Derya, canım yandı bir saniye diyerek elini eşofmanının içine soktu. Yukarıya doğru kaldırdığı penisinin kafası eşofmanın dışında kalmıştı. Ben artık her sayfadan sonra Derya’nın erkekliğine bakmaktan kendimi alamıyordum. Benim penisimden büyük olduğuna emindim. Kırmızı bir topuz gibiydi adeta. Derya ben dayanamayacağım tuvalete gidiyorum dedi. Biraz da çekinerek , çünkü tepkisinin ne olacağını bilemezdim, birbirimizi boşaltırsak daha zevkli olur dedim. Derya önce yüzüme baktı sonra penisini kavrayıp, önce sen yapar mısın dedi. ” Çünkü artık dayanamıyorum.” Eşofmanını dizine kadar sıyırdığında kısa ve kalın penisi ortaya çıktı. Sağ elimle penisi kafasının altından kavradım, yukarı aşağı yavaş yavaş sıvazlamaya başladım. Derya’nın nefes alışları hızlanmıştı. Penisinin koca kafası ufak ufak büyüyüp küçülüyordu, sanki o da nefes alıyordu. Bense bu koca kafadan gözlerimi ayırmıyor anın tadını çıkarıyordum. Bir sonraki adıma geçip geçmemekte kararsızdım ancak dürtülerime daha fazla engel olmam mümkün değildi. Eğildim ve o güzel, kalın, kırmızı kafayı ağzıma aldım. Yavaş yavaş emiyordum. Derya kızmak bir kenara eliyle kafamı penisine doğru bastırmaya çalışıyordu. Bir dakika bile geçmeden Derya kasılarak boşaldı. Ağzım burnum, Derya’nın bacakları beyaz sıcacık spermleriyle dolmuştu. Penis elimde ufalırken ben de son demlerinde kafayı öpüyordum. Başımı kaldırıp Deryaya baktığımda gülümsediğini gördüm. Valla ben sana bunu yapamam dedi. Önemli değil dedim, ben de bir yandan elimle kendimi tatmin etmiştim bu arada. Artık aramızdaki bir sınır aşılmıştı, üzerini temizlemek için banyoya girdi. Tuvalet kağıdıyla üzerini temizlemeye çalışırken ben ona ” boşa uğraşma duşta yıkarız dedim. Derya’nın eline duş başlığını tutuşturdum, ben de duş jelini elime dökerek Derya’nın inik penisini, büyük taşaklarını ve kıllı apış arasını köpürterek yıkamaya başladım. Yavaş hareketlerle 3 sefer tekrarladım bunu, artık penisi elimde tekrar sertleşmeye başlamıştı. Dümdüz karnının altındaki kalın, koca kafalı penisine dokundukça ona karşı olan iştahim tekrar kabarmıştı. Sağ elimle testilerini avuçladım, sol elimle penisini sıvazlamaya başladım. Bir yandan da gögüs uçlarını sırayla ve yavaş yavaş emiyordum. Bu hareketim onu çok tahrik etti ve hiç beklemediğim bir anda dudağimdan öptü beni. Ben de ona ağzımı açarak karşılık verdim. Artık dillerimiz birbirinin etrafında dolanıyor. Hızlı ve sert hareketlerle dudaklarımızı emiyorduk. Hemen sonra ben Derya’nın boynundan başlayarak, kıllı göğsünü, düz karnını öpe öpe kalın penisine doğru inmeye başladım. Penisinin ucunu iki başparmağımla ayırıp boşaldığı deliğe dilimi sokuyordum. Kafasının altını emiyor, dilimle kamışından testislerine kadar iniyordum. Derya bir adım geri çekilerek “içine girmek istiyorum” dedi. “Tamam ama lütfen sakin davran uzun süredir yapmadım” diye karşılık verdim. Ranzanın altına yüzüstü uzandım. “Üzerime yat ve penisini yavaş yavaş deliğime bastır” dedim. Göbeğimin altına koyduğum yastık kahverengi deliğimi iyice ortaya çıkarmış olacak ki, Derya ” deliğin çok güzel görünüyor” dedi. Bu sözü hoşuma gitse de sert davranıp canımı acıtmasından da korkuyordum. Ağzından aldığı tükürükle deliğimi ıslattı. Biraz da penisinin o güzel kafasına tükürdü. Deliğime yavaş yavaş baskı yapmaya başladı. İleri geri bastırıp çekerken, bir süre sonra artık içimdeydi. Bir süredir unutmuş olduğum o hazzı tekrar yaşıyordum. Dayanabileceği kadar boşalmamaya çalıştı ancak maalesef yaklaşık iki dakika sonra belime sıcak sıcak boşalmıştı bile. Hiç beklemediğim bir şekilde ve zahmetsizce üniversitedeki partnerimi bulduğumu düşündüm ancak bu haz alışverişi Derya kız arkadaşıyla çıkmaya başladığında sona erdi. Ne yapalım her hikayenin bir sonu var.

İyi geceler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir