Anılarım- 2 (Memories-Turkish Master)

Anılarım- 2 (Memories-Turkish Master)
Kankam Fransa’dan gelir gelmez, hem craigliste hem de foruma ilanımızı hemen yapıştırdım: “Evli çiftler için biri zenci biri Türk iki BULL, aletler İri ve Kalın, bu gece İstiklaldeyiz !’. İlk gün gelen mesajlar tam meraklı tiplerdendi. İlk mesajlar oldukça komikti tabi, “abi hakikaten iri mi ?”, “Beyfendi biz çiftiz, arkadaşınız hakiki zenci mi ?” vs. Biraz güldüm, biraz kızdım. Ama gün sonuna doğru gelen kısacık mesaj neşemizi bulmamızı sağladı. Gelen mesajı emailimden aynen aktarıyorum: “İyi günler, yaşlarımız 38 ve 36. Eşim için yakışıklı ve her yönden doyurucu olmanız önemli. Camınız varsa görüşelim. D/D free iseniz ve eşim hoşlanırsa bu gece İstiklalde olacağız.”
MSN’imi açtığım zaman bu mesajı atmasına rağmen henüz beni eklemediğini fark ettim ve içimden “yine mastürbatör bir kocanın boşalmak üzereyken attığı bir mesaja denk geldim herhalde” dedim. Boşaldıktan sonra bizi unuttu tabi. Ama akşam saat 7 gibi, tam kontrol edip dışarı çıkmaya hazırlanırken, gelen MSN davetini gördüm. Kabul ettim ama ettiğim kişi listemde offline görünüyordu. Kapatıp dışarı çıkacaktım ki offline haldeyken çift mesaj gönderdi: “slm, Turkish_Master?”. Devam eden diyaloglarda, eşinin çok içten ve güleç biri olduğunu ama güven sorunu çektiğini, kendisinin de çok istediğini ama onun da aynı çekinceler içinde olduğunu vb. ifade etti. Ben de kısaca bu olayın bu geceyle sınırlı kalacağını, kankamın ve benim de özel hayatlarımız olduğunu ve zaten isteseler bile kendi özel hayatlarımızı düşünerek onlarla ileri bir samimiyet geliştirmeyeceğimizi güzel bir dille ifade ettim. 2 saatin sonunda fotolarımızı aldı, camda beni gördü ve gece görüşebileceğimizi ama önce konuyu eşiyle konuşması gerektiğini söyleyip telini verdi ve eğer kabul ederse nasıl buluşabileceğimizi sordu. İki saat sonra sizi kankamın yurtdışı hattından arayacağım, eğer olumlu cevap verirseniz istiklalde uygun gördüğünüz bir yerde görüşelim, eğer olmazsa siz bizim telimizi biz de sizin telinizi silelim dedim. Anlaştık ve hemen kankamı cepten aradım. Dedim ödeşme vakti geldi kanka, ben bana yapılan iyiliği unutmam. Bu gece için sana İstanbulda bir çift ayarladım…

Techno ağırlıklı müzik çalan bir clubta buluşmayı teklif etmişlerdi. Çiftimiz oldukça gençti, taş çatlasın 24-25 yaşlarında ve minyon görünümlüydüler ama neşeli bir çift oldukları her hallerinden belliydi. Çok çabuk kaynaştık, kadın İng. ya da Fr. bilmiyordu ama içkinin de verdiği rahatlıkla neşemiz gayet yerindeydi. Gecenin sonuna doğru (saat 2 gibi) adama, yıldızlı bir otelde kaldığımızı o nedenle kimlik sorunu olmayacağını, dilerlerse odada içkiye devam edebileceğimizi söyledim. Adam eşine hınzırca bir bakış atıp kafasıyla olur onayını aldıktan sonra tamam dedi. Bingo, dedim içimden. Bu minyon çıtır kadının taş vucudunu bizim aletlerin üstünde tepinirken düşündükçe kiloduma sığmayan aletim pantolana gittikçe daha fazla baskı yapıyordu.

Azgınlığım iyice tavan yapmıştı, resepsiyondan geçip odamıza geçerken içimden resepsiyonist kızı da mı alsak diye geçirmedim değil Odaya girince kankama onun uyduyu açmasını benim de içki koyacağımı söyledim. Çifte rahatınıza bakın deyip, onları koltuklara davet ettim. Jose ile gözgöze geldik, Jose bana plan ne dedi. Kısaca açıkladım, içkilerimizi içerken sen rasgele uydu kanallarını dolaşmaya başla ve çaktırmadan kanalı porno bir filmde bırak dedim. Gerisini ben çiftle Türkçe konuşarak hallederim diye ekledim. Gece saat 3’e yaklaşıyordu, “heralde kanallarda birşey bulursun artık” dedim Jose’ye, gülüştük. İçeriye girdiğimde sanki deminki neşeli çift gitmiş yerine hafif tedirgin, acemi çocuklar gelmişti. Belli ki yalnız kalmak onları biraz germişti. Ortamı hemen yumuşatmalı, streslerini dağıtmalıydım. Technoya devam mı diye konu değiştirdim. Bir süre sonra yine espiriler bize yol açtı. Kankam bu arada dediğimi yapıyordu , sanki öylesine olmuş gibi uydu kanalını porno bir filmde bıraktı. Film zencili filan değildi, denk gelmedi ama filmde 3 adam kadını aralarına almış deli gibi sikiyorlardı. Kocasına dönüp hafif bir alayla “bak herifin yaptığına” dedim, “aramızda kadın var neler açıyor”. Hep beraber yine koptuk…

Bir yandan filme bakarken, diğer yandan kocası biraz acemi bir şekilde eşinin pantolonunu çıkarmaya çalışıyordu. Kadın hemen belini yukarı kaldırarak muhteşem amcığını ortaya çıkarması için kocasına yardımcı oldu. İçine iç çamaşırı giymemişti ve traşlı amcığı yalanmak için bekliyordu. Kocasına göster bakalım kocalık hünerini deyip Jose’ye göz kırptım. Ben öpücüklerimi yavaş yavaş kadıının göğüslerine doğru kaydırırken, Jose pantolonu çıkarmıştı bile. Joseyle aletlerimiz birbirine yakın boydadır, yaklaşık 19 cm, Joseninki benimkinden biraz daha kalındır. Bu arada kadının gözleri zevkten hala kapalıydı. Bizim ne hazırlığı içinde olduğumuzun henüz farkında bile değildi. Sonra jose göğüslerini öpmeye devam ederken ben pantolonumu çıkardım ve aletimi kilotumun esaretinden kurtardım. İki koca alet kadının iki yanında sallanıyor, kocası kadının amcığını yalıyor ve kadın tüm bu manzaradan habersiz gözleri sımsıkı kapalı zevkin doruklarında dolaşıyordu. Sonra kocasıyla göz göze geldim ve ona şimdi olacakları izle anlamında bir işaret yaptım. Joseyle aynı anda aletlerimizi kadını yanağına hafif hafif vurmaya başladık. Kadın gözlerini hafifçe araladı ve iki yanında sarkmış iki aleti görünce önce biraz şaşırdı. Sonra kocasına teşekkür eder gibi gülümseyip, aletlerimizi yavaşça eliyle kavradı. Öyle duygusal bir şekilde aletlerimizi ovalıyordu ki adeta onlara bakmaya kıyamıyordu. Kocası amcığını yalamayı bıraktı ve diğer koltuğa geçti. Kadın yavaş ve itinalı bir şekilde önce başından aşağı sonra tekrar yukarı aletlerimize yakından bakarak bize eliyle 31 çekiyordu. Dayanamadım ve aletimi hafifçe kadının ağzına doğru ittim, o da mesajı hemen aldı ve aletimin başını ağzının içine yerleştirdi. O ne muhteşem anlatamam, adeta aletimin başını ağzının içine hapsetti, arada küçük küçük ısırıklar da atıyordu. Sonra benimkini emmeyi bırakıp Joseninkine döndü, onunkini ağzına alırken kocasının gözlerinin içine baktığını fark ettim. Kocasına hem teşekkür ediyor, hem de “al işte karını sikiyorlar mutlu musun” der gibi hafif alaycı bir şekilde bakıyordu.

Ön sevişme faslının artık tamamlamamız gerektiğini aletimin damarlarındaki zonklamayla hissettim ve diğer kocasının yanındaki diğer boş koltuğa geçip oturdum. Kocası yan koltuğumda olup biteni 31 çekerek izliyordu. Katıl diye kocasına işaret ettiğimde, izlemekten zevk aldığını söyledi. Ok dedim. Kadın anlamasın diye Joseye Fransızca, hazır mısın, kadını getir dedim. Jose ne demek istediğimi çok iyi biliyordu çünkü daha önceden aynı şeyi Fransa’da da yapmıştık. Jose komutumu alınca aleti kadının ağzından çıkardı ve kadını sırtı ona dönük şekilde tersten kucakladı. 192 boyunda bir zenci için 160lık bir kadının sırtını göğsüne yaslayıp kalçalarından taşımak hiç zor olmuyor emin olun Jose bunu yaparken bende aletimi iyici sıvazladım ve koltukta öne doğru kaykılarak aletimi meydana çıkardım. Jose kadını aletimin üzerine doğru getirdi ve aletimin başının üzerine kadını hafifçe oturttu. Ama tam da bırakmadı. Asansör gibi kadını aletimin üstünde kaldırıp indiriyordu. Kocası olup biteni gözlerini faltaşı gibi açmış,şaşkınlıkla izliyordu. Kadının durumu ise muhteşemdi. Bir ara nefes alıp verişi o kadar hızlandı ki neredeyse bayılacak sandım. “Çok, çok iyi, güzel ” gibi bir şeyler sayıklıyor, resmen inim inim inliyordu.

Sıra kankama gelmişti ama kadına arkadan girsin istemiyordum. Yaşayacağı istenmedik bir acı bütün geceyi mahvedebilirdi. O nedenle boşalmadan kadının içinden çıktım ve Jose’ye kadını bırakmasını söyledim. Yavaşça yere bıraktığında, kadın bıraktığı yerde külçe gibi kaldı. Halıfleksin üzerinde kafasını öne eğmiş, nefes nefeseydi. Yüzünü göremiyor, sadece nefes alıp verişini duyuyorduk. Eli aletinde zevk ve heyecanla olanları izleyen kocasına göz kırpıp, kadının yanına oturdum ve dudaklarına yapışıp, yavaşça halı-fleks zeminde dört ayak pozisyonuna getirdim ve Joseye senindir der gibi bir işaret yaptım. Kadın hala sarhoş gibiydi, ama Josenin aletini yiyince derinden bir “uhhh” diyerek kendine geldi. O inler inlemez dudaklarına tekrar yumuldum. Öpüşürken bile kendini kaybetmiş inim inim inliyordu. Jose puştluk yaparak aletini arada sırada dışarı çıkartıp kadının kalçalarına vuruyor, sonra tekrar sokuyordu. Özellikle sokuş anlarında kadın kendinden geçiyordu. Öpüşürken kadının gözlerine iyice baktım. Yarım aralanmış mayhoş gözleri, kendinden geçmiş bakışları ve ara ara kapanıp tekrar açılan yorgunluktan bitap düşmüş göz kapakları. Kararımı vermiştim, döllerimi bu surata boşaltacaktım. Aleti ağız hizzasına getirerek bekledim. Pompalanmasının zevkiyle bir kaç saniye birşey anlamadı ama kocasının “onu boşalt hayatım” talimatıyla bana bakıp tatlı tatlı gülümsedi. Bir kadın pompalanırken mutlaka onun ağzına verin arkdaşlar,muhteşem somuruyordu aletimi. Çıkardığı seslerden Jose’nin de boşalacağını anladım ve aletimi kadının ağzından çıkartıp elimle sıvazlamaya devam ettim. Jose de yapmak istediğimi anlayıp boşalmadan o da aletini kadının amından çıkardı ve ayağa kalkıp yanıma geldi. Kadın yerde diz çömüş vaziyette yarraklarımızı nasıl sıvazladığımıza izliyordu. Önce Jose kadının yüzüne döllerini boşalttı hemen ardından ben. Kadının sol hali görülmeye değerdi, döllerimiz yanak ve çenesinden halı-flekse damlıyor, kadın yarı baygın gözlerle eliyle suratını silmeye çalışıyordu. Yoğun beyaz döllerimiz o silmeye çalıştıkça adeta suratına daha çok yapışıp, yayılıyordu.

Gece bittiğinde, kocası için karısının içk**en mi yoksa sikilmekten mi sarhoş olduğunu söylemesi gerçekten zordu….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir